14 Kasım 2025 Cuma
Gelin makyajında son yılların en güçlü trendi, “doğallık” oldu. Parlak ten, yumuşak geçişli renkler ve kişisel ışıltıyı öne çıkaran sade dokunuşlar artık lüksün yeni tanımı. Peki bu kadar özel bir günde doğal bir makyaj nasıl yapılır? İşte Hermanas Hair & Makeup kurucularının profesyonel ipuçlarıyla “doğal gelin makyajı” rehberi…
1. Cilt hazırlığı makyajdan daha önemli
Hermanas’ın kurucularından Pamuk Gürbüz Şengil, doğal bir görünümün sırrının fondöten değil, iyi hazırlanmış bir cilt olduğunu vurguluyor:
“Cildin doğal ışıltısını korumak istiyorsanız, yoğun kapatıcılar yerine nemlendirici bazlı ürünler tercih edin. Makyajdan önce cilt masajı ve nem maskesi uygulamak fark yaratır.”
2. Işıltı, highlighter’da değil; doğru ışıktadır
Çiğdem Gürbüz Gültekin, makyajın ışıkla uyumuna dikkat çekiyor:
“Gelin makyajı sadece ürünlerle değil, ışıkla da şekillenir. Ten tonuna uygun sıcak renkli aydınlatıcılar ve doğal gün ışığını taklit eden tonlar, fotoğraflarda çok daha etkileyici durur.”

3. Trendler geçer, zarafet kalır
Hermanas ekibinden Deniz Gürbüz Akpolat, doğallığın aslında bir trend değil, bir duruş olduğunu söylüyor:
“Her gelin, kendi yüz hatlarına yakışan en güçlü versiyonudur. Modaya göre değil, kişiliğine göre makyaj yaptıran gelinler her zaman daha zamansız görünür.”
4. Dudaklarda “soft tonlar”, gözlerde “derinlik” etkisi
Filiz Gürbüz Karaman, doğal makyajın en büyük hatasının “rengiz” görünmek olduğunu hatırlatıyor:
“Doğal makyaj demek solgun görünmek değildir. Nude tonlar arasında kontrast yaratmak gerekir; gözlere derinlik, dudaklara ise canlılık kazandıran yumuşak pembeler veya şeftali tonları tercih edilmeli.”
Hermanas Hair & Makeup ekibine göre, makyajın amacı bir gelini bambaşka birine dönüştürmek değil; zaten içten parlayan ışıltısını ortaya çıkarmak.
“Bir gelin, kendini en güzel hissettiği anda zaten ışıltılıdır,” diyor Akpolat. “Bizim görevimiz o ışıltıyı yalnızca görünür kılmak.”
Sonuç olarak, doğal gelin makyajı “daha az ürün” anlamına gelmiyor; doğru ürün, doğru ton ve doğru dokunuşla kendinizin en güzel versiyonunu yaratmak anlamına geliyor.
📸 Hermanas dokunuşlarını görmek için: @hermanashairmakeup
Kalça protezi ameliyatlarında son yıllarda öne çıkan yeniliklerden biri robot destekli cerrahi. Geleneksel yöntemlere göre implant yerleşiminde üç boyutlu planlama, kişiye özel ölçümler ve milimetrik doğruluk sağlayan sistemler; ağrı, iyileşme süresi ve uzun dönem protez başarısında önemli kazanımlar vadediyor. Doç. Dr. Ata Can, robotik kalça protezisinin ne olduğu, hangi hastalara uygun olduğu ve pratik yararlarını şöyle özetliyor.
Robot ne yapıyor, cerrah ne yapıyor?
Sıklıkla duyulan bir yanlış anlama “robot ameliyatı cerrahı ortadan kaldırır” şeklinde oluyor. Doç. Dr. Ata Can’ın vurguladığı gibi robotlar cerrahın yerini almaz; cerrahın planını; ışık tutar, hassasiyetini artırır ve ameliyat sırasında implanta ulaşılacak en uygun açı, derinlik ve yönelim gibi parametreleri milimetrik olarak uygulamaya yardımcı olur. Bu sayede protezin yanlış yerleşiminden kaynaklanan çıkık riski, bacak boyu eşitsizliği veya erken aşınma gibi sorunların olasılığı düşürülüyor.
Hastaya ne faydası var?
Robotik platformlar, ameliyat öncesi çekilen görüntüler üzerinden 3B planlama yaparak implant boyutunu ve pozisyonunu hastaya özel belirliyor. Sahada gözlemlenen yararlar: daha küçük cerrahi kesiler, daha az yumuşak doku travması, ameliyat sonrası daha az ağrı, yatış süresinde kısalma ve günlük yaşama daha hızlı dönüş. Ancak Doç. Dr. Ata Can’ın da belirttiği üzere sonuçları belirleyen yalnızca teknoloji değil—hasta seçimi, cerrah deneyimi ve ameliyat sonrası rehabilitasyon da kritik.
Hangi hastalara öneriliyor?
Robotik kalça protezi genellikle ileri derecede kireçlenme, travma sonrası deformiteler veya anatomik zorluklar gibi klasik protez endikasyonlarında kullanılabiliyor. Özellikle anatomik yapıda oynama veya eşlik eden sorunlar olan olgularda kişiye özel planlama avantaj sağlıyor. Ancak her hasta robotik cerrahi için uygun olmayabilir; değerlendirme multidisipliner ve bireysel yapılmalı.
Riskler ve beklentiler
Robotik sistemlerin getirdiği hassasiyete rağmen ameliyatın temel riskleri (enfeksiyon, tromboz, çevre dokuda hasar vb.) devam eder; bu nedenle cerrahi ekip, enfeksiyon kontrolü ve rehabilitasyon protokollerinde titiz davranmalı. Doç. Dr. Ata Can, hastaların beklentilerini gerçekçi tutmalarını; “daha hızlı ve kontrollü iyileşme” sözünün “anında sıfır sorun” anlamına gelmediğini söylüyor.
Son söz — teknoloji bir araçtır
Robotik kalça protezi, ortopedi cerrahisinin hassasiyetini ve kişiye özel planlamayı bir üst seviyeye taşıyor. Ancak başarının anahtarı hâlâ cerrah-hasta-ekip üçlüsünün deneyimi, doğru hasta seçimi ve ameliyat sonrası rehabilitasyon. Doç. Dr. Ata Can’ın ifadeleriyle: “Robot, cerrahın kararlarını daha hassas uygulamaya yarayan bir araçtır; cerrahın yerini almaz.”
Dağlık Karabağ’da 27 Eylül tarihinde başlayan savaş 44 günde Ermenistan’ın tarihi mağlubiyetiyle sona ermiş, yenilginin ardından Erivan’da başlayan protestolar Başbakan Paşinyan’a istifa çağrılarıyla günlerce devam etmişti.Sultanbet Giris
Azerbaycan 27 yıl sonra işgalden kurtulan Ağdam’a girmiş ancak şehirdeki acı tablo, gün ışığıyla birlikte ortaya çıkmıştı. Neredeyse tek bir sağlam bina kalmayan şehrin harabe görüntüsü yürek burktu.
Rusya heyeti Azerbaycan ve Ermenistan’da önemli görüşmeler gerçekleştirirken Paşinyan’a tüm umutlarını başladığı Rusya’dan yine kötü haber geldi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu ifade etti.
Rossiya 1’e konuşan Putin, Dağlık Karabağ’ın aidiyeti ile ilgili değerlendirmesinde bölgenin Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.
Putin, “Ermenistan, Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını ve egemenliğini tanımadı. Bu, uluslararası hukuk açısından hem Dağlık Karabağ’ın hem de ona komşu tüm bölgelerin Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğu anlamına geliyordu” diye konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 10 Kasım itibariyle Dağlık Karabağ’da 27 Eylül’den beri devam eden çatışmaların durması için bir anlaşma imzalamıştı.
İmzalanan ortak bildiriye göre Azerbaycan ve Ermenistan güçleri anlaşmanın imzalandığı anda bulundukları noktalarda kaldı. Böylece çatışmalar esnasında ele geçirdiği yerleşim yerleri Azerbaycan’ın denetimine geçmiş oldu.
Bu bir alıntı metin örneğidir.
Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ile Ermenistan arasında çatışmaları sonlandıran anlaşmanın ardından bölgedeki durum ile ilgili temaslarda bulunmak üzere Rus hükümet üyelerinden oluşan heyet Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gitmiş, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’dur.
Başbakan Yardımcıları Aleksandr Novak ve Aleksey Overçuk oluşan heyet Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya’nın imzaladığı üçlü bildirinin bölgede sağlam ve uzun süreli barışın sağlanması açısından önemli adım olduğunu açıklamıştı.
Aliyev’in bölgedeki uzlaşma konusunu her zaman vurgulamasına özel önem verdiklerini bildiren Lavrov, bölgede yapılacak tüm çalışmaların yabancı çıkarlar için değil bölge insanlarına yönelik olduğundan emin olduğunu ifade etti.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.

Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.
Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.
Dağlık Karabağ’da 27 Eylül tarihinde başlayan savaş 44 günde Ermenistan’ın tarihi mağlubiyetiyle sona ermiş, yenilginin ardından Erivan’da başlayan protestolar Başbakan Paşinyan’a istifa çağrılarıyla günlerce devam etmişti.
Azerbaycan 27 yıl sonra işgalden kurtulan Ağdam’a girmiş ancak şehirdeki acı tablo, gün ışığıyla birlikte ortaya çıkmıştı. Neredeyse tek bir sağlam bina kalmayan şehrin harabe görüntüsü yürek burktu.
Rusya heyeti Azerbaycan ve Ermenistan’da önemli görüşmeler gerçekleştirirken Paşinyan’a tüm umutlarını başladığı Rusya’dan yine kötü haber geldi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu ifade etti.
Rossiya 1’e konuşan Putin, Dağlık Karabağ’ın aidiyeti ile ilgili değerlendirmesinde bölgenin Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.
Putin, “Ermenistan, Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını ve egemenliğini tanımadı. Bu, uluslararası hukuk açısından hem Dağlık Karabağ’ın hem de ona komşu tüm bölgelerin Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğu anlamına geliyordu” diye konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 10 Kasım itibariyle Dağlık Karabağ’da 27 Eylül’den beri devam eden çatışmaların durması için bir anlaşma imzalamıştı.
İmzalanan ortak bildiriye göre Azerbaycan ve Ermenistan güçleri anlaşmanın imzalandığı anda bulundukları noktalarda kaldı. Böylece çatışmalar esnasında ele geçirdiği yerleşim yerleri Azerbaycan’ın denetimine geçmiş oldu.
Bu bir alıntı metin örneğidir.
Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ile Ermenistan arasında çatışmaları sonlandıran anlaşmanın ardından bölgedeki durum ile ilgili temaslarda bulunmak üzere Rus hükümet üyelerinden oluşan heyet Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gitmiş, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’dur.
Başbakan Yardımcıları Aleksandr Novak ve Aleksey Overçuk oluşan heyet Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya’nın imzaladığı üçlü bildirinin bölgede sağlam ve uzun süreli barışın sağlanması açısından önemli adım olduğunu açıklamıştı.
Aliyev’in bölgedeki uzlaşma konusunu her zaman vurgulamasına özel önem verdiklerini bildiren Lavrov, bölgede yapılacak tüm çalışmaların yabancı çıkarlar için değil bölge insanlarına yönelik olduğundan emin olduğunu ifade etti.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.

Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.
Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.
Dağlık Karabağ’da 27 Eylül tarihinde başlayan savaş 44 günde Ermenistan’ın tarihi mağlubiyetiyle sona ermiş, yenilginin ardından Erivan’da başlayan protestolar Başbakan Paşinyan’a istifa çağrılarıyla günlerce devam etmişti.
Azerbaycan 27 yıl sonra işgalden kurtulan Ağdam’a girmiş ancak şehirdeki acı tablo, gün ışığıyla birlikte ortaya çıkmıştı. Neredeyse tek bir sağlam bina kalmayan şehrin harabe görüntüsü yürek burktu.
Rusya heyeti Azerbaycan ve Ermenistan’da önemli görüşmeler gerçekleştirirken Paşinyan’a tüm umutlarını başladığı Rusya’dan yine kötü haber geldi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu ifade etti.
Rossiya 1’e konuşan Putin, Dağlık Karabağ’ın aidiyeti ile ilgili değerlendirmesinde bölgenin Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.
Putin, “Ermenistan, Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını ve egemenliğini tanımadı. Bu, uluslararası hukuk açısından hem Dağlık Karabağ’ın hem de ona komşu tüm bölgelerin Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğu anlamına geliyordu” diye konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 10 Kasım itibariyle Dağlık Karabağ’da 27 Eylül’den beri devam eden çatışmaların durması için bir anlaşma imzalamıştı.
İmzalanan ortak bildiriye göre Azerbaycan ve Ermenistan güçleri anlaşmanın imzalandığı anda bulundukları noktalarda kaldı. Böylece çatışmalar esnasında ele geçirdiği yerleşim yerleri Azerbaycan’ın denetimine geçmiş oldu.
Bu bir alıntı metin örneğidir.
Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ile Ermenistan arasında çatışmaları sonlandıran anlaşmanın ardından bölgedeki durum ile ilgili temaslarda bulunmak üzere Rus hükümet üyelerinden oluşan heyet Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gitmiş, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’dur.
Başbakan Yardımcıları Aleksandr Novak ve Aleksey Overçuk oluşan heyet Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya’nın imzaladığı üçlü bildirinin bölgede sağlam ve uzun süreli barışın sağlanması açısından önemli adım olduğunu açıklamıştı.
Aliyev’in bölgedeki uzlaşma konusunu her zaman vurgulamasına özel önem verdiklerini bildiren Lavrov, bölgede yapılacak tüm çalışmaların yabancı çıkarlar için değil bölge insanlarına yönelik olduğundan emin olduğunu ifade etti.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.

Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.
Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.
Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.